Anne & Bebek

Doğum sonrası travması: Cinsel isteksizlik!

Bebek sahibi olan anne ve babalar son derece mutlu oluyor. Ancak özellikle kadınlarda baş gösteren doğum sonrası cinsel isteksizlik sorunu çiftlerin hayatlarını kabusa çeviriyor. Bu sorunun hiç de azımsanamayacak kadar çiftin sorunu olduğunu düşündüğümüzde profesyonel destekle ancak aşılabiliyor. Mutlu bir evliliğin temellerinden bir tanesi olan sağlıklı cinsel yaşamı, doğum sonrasında değişen hormonsal dengelere bağlı olarak ciddi sorunlara neden olabiliyor. İşte bu sorunla başa çıkmanın yolları.

Doğum sonrasında özellikle emziren kadınlarda ortaya çıkan cinsel isteksizlik sorununun temelinde yüksek miktarlarda salgılanmakta olan Prolaktin adlı süt hormonu yatmaktadır. Cinsel istekleri azaltan bir 3tkiyue sahiptir. Bu hormon, cinsel istek uyandıran östrojen ve androjenhormonlarını bastırır ve cinsel isteksizlik sorunu ortaya çıkmış olur. Bu nedenle kadınlarca cinsel isteksizlik sorunu ortaya çıkmış olur.

Özellikle emzirme kısmında sorun yaşayan nanelerde cinsel isteksizlikler son derece fazla yaşanmaktadır. Bu durum onların kendilerini mutsuz hissetmelerine sebep olmaktadır. Bebeklerine yeterince ilgi gösteremediğini düşünen anneler tüm dikkatlerini bebeklerine verirler. Böyle bir psikolojide cinselliği düşünmeyen annelere baskı uygulamamak gerekir. Baskı uygulamak onların daha da zor durumda kalmalarına sebep olacaktır.

Doğum sonrası cinsel isteksizlik normaldir ancak sürecin uzamasıyaratır

Kadınlarda doğum sonrasında insel isteksizliklerin meydana gelmesi son derece normal bir durumdur. Ancak bu süreçlerin uzaması ciddi sorunlara neden olabilmektedir. Yapılan araştırmalarda kadınların % de 20’si doğumdan sonra ilk üç  ay boyunca cinsel isteksizlik, % de 21’lik kısmı ise tamamen cinsellikten uzaklaşma durumları ile karşı karşıya gelmekteler.

Doğum yapa kadınların nerede ise yüzde 90’lık bir kısmında cinsel endişeler söz konu olmaktadır. Cinselliğe tekrar ne zaman başlanması gerektiği bu sorunlardan bir tanesidir. Cinselliğe doğumu izleyen 6 haftadan sonra başlanabilir. Eskiye oranla bu sürede vajinada bir kuruluk gözlenebilir. Bunun nedeni hormonsal dengesizliktir. Bu sorunu ortadan kaldırmak için kayganlaştırıcı jeller kullanılabilir. Yine doğum sonrası ortaya çıkan sorunlardan bir tanesi de erkeklerin kadınlardan çok daha fazla cinsel istekli olmasıdır. Ancak bu durumda psikolojik bir yardım alınarak kadınların durumlarına karşı erkeklerin anlayışlı olmaları gerekmektedir. Kadınların doğumdan hemen sonra değişen vücut ölçüleri de kadınların cinsel isteksizliğine yol açan faktörlerden bir tanesidir. Fazla kilolar kadınların psikolojilerini etkilemektekiler. Bu durumda doğumu izleyen 6. Haftadan sonra bir egzersiz programı uygulanmalıdır. Profesyonel diyetler yarar sağlayabilir.

Kadınlarda özellikle birkaç faktör cinsel isteksizlikleri tetikleyebilmektedir. Zamanlarının çoğunu bebekleri ile ilgilenerek geçirmekte olan anneler bebeklerinin ihtiyaçlarına yoğunlaşırlar. Bun durumda gün boyunca bir çok durumla karşı karşıya kalan anneler cinsel yönden adaptasyon sorunların yaşamaktadırlar. Bu onların hem fiziksel hem de zihinsel yönden yorulmalarına sebep olur.ü Bunun sonucunda bebeklerinden geriye kalan zamanları dinlenerek geçirmek isterler. Bu bakımdan onlara baskı uygulamak yanlış olacaktır.

 

Lohusa döneminde cinsel birliktelik endişesi artabilir

 

Özellikle lohusalık dönemlerinde erkeklerin cinsel istekleri kadınların başına bela olmaktadır. Lohusalık dönemi verilen dönemde anne doğumdan sonra tekrar normal hayata adapte olmaya çalışmaktadır. Bebeğin ve kendisinin hayata adapte olması için bu sürenin çok iyi değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu süre zarfında cinsel birliktelik acıya sebep olabilir. Bu nedenle lohusalık dönemlerinde anne ve bebek rahat bırakılmalı özellikle eşler bu sürede son derece sabırlı davranmalıdırlar.

 

Eşlerin ve aile büyüklerinin desteği önemli

Tüm bu sayılanların yanında aile büyüklerinin de destekleri önemli bir faktördür.Aile büyükleri ve eşler kadınlara ne kadar destek olursa bu durumu atlatmaları o kadar kolay olacaktır.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir